Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
:“Deniz kıyısında bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır.Güneş onu yakıp kavurur.O da Tanrıya yakarır “keşke güneş olsaydım” diye."Ol" der Tanrı. Güneş oluverir.Fakat bulutlar gelir örter güneşi, hükmü kalmaz.Bulut olmak ister. "Ol" der Tanrı. Bulut olur.Rüzgar alır götürür bulutu, rüzgarın oyuncağı olur.Rüzgar olmak ister bu kez. Ona da "Ol" der Tanrı.Rüzgar her yere egemen olur, fırtına olur, kasırga olur.Her şey karşısında eğilir.Tam keyfi yerindeyken koca bir kayaya rastlar.Oradan eser buradan eser, kaya bana mısın demez!Bildiniz, Tanrı kaya olmasına da izin verir.Dimdik ve güçlü durmaktadır artık dünyaya karşı.Bir sabah sırtında bir acı ile uyanır.Bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır.” Hani o hep şikayet ettiğimiz, hep yerinde olmak istediğimiz insanlar var ya. Onlar da bizim yerimizde olmak istiyorlar aslında. Kaderini sev, belki en güzeli seninkidir..
Annem tanısa seni kesin çok severdi. Bana kalırsa seni bütün dünya çok sever. Ben de seni çok severim ama şu an konu bu değil. Gitmeliyim şimdilik kuşlara emanet ediyorum seni..