Telepinu Hakkında Bilgi

Telepinu

Telepinu M.Ö. 1500'lü yıllarda yaşamış bir Hitit kralıdır.

Dönemine ilişkin bilgiler adını taşıyan ferman metninden öğrenilmektedir.

Kral Ammuna'nın oğludur.

Kendinden önceki kral I. Huzziya'nın kız kardeşi İştapariya ile evli olduğu için bir kargaşa sürmesine karşın ölümden kurtulmuştu.

Bir darbeyle eniştesini tahttan uzaklaştırdı ilk iş olarak taht çekişmeleri nedeniyle zayıflayan devleti toparlamak için bir ferman yayınladı.

Öncelikle tahta çıkmak için gerekli kuralları ve ilkeleri koydu.

Krallık soyundan gelen en yaşlı erkeğin öncelikle tahta çıkmasını sağlayan yasal düzenlemeleri yaptı.

Soyda erkek kalmamışsa en büyük kızın kocası kral olma hakkını elde edecekti.

Bu arada ceza hukukunda da yeni düzenlemeler yaptı.

Zayıflamış olan devleti toparlamak için iç sorunlarla uğraşmayı yeğ tuttu.

Fermanın dışında dönemine ilişkin belge yok denecek kadar azdır.

Bu nedenle Telepinu'nun nasıl öldüğüne ilişkin belge de yoktur.

Efsane


Telepinu büyük fırtına tanrısının oğludur. Bolluk ve bitki tanrısıdır.

Telepinu kaybolduğu zaman ocakta ateşler söndü. Tapınaklarda tanrılar bunaldı.

Ağılarda koyunlar boğuldu Ahırlarda sığırlar oldu. Koyun kuzusunu; inek danasını bıraktı.

Telepinu kaybolduğu zaman tarladan ekinleri beraber götürdü.

Artık arpa buğday bitmez oldu. Koyunlar sığırlar ve insanlar çiftleşmez gebeler doğurmaz oldular.

Ağaçlar kurudu filizler çürüdü kaynaklar kesildi.

Ülkeyi kıtlık bürüdü.

İnsanlar tanrılar açlıktan kıvrandılar.

Büyük güneş tanrısı bir ziyafet hazırladı.

Bin tanrıyı çağırdı.

Yedilerse de doymadılar içtilerse de kanmadılar.

Bunun üzerine fırtına tanrısı oğlu Telepinu'yu araştırdı.

Telepinu ise kızarak kaçmış bütün iyi şeyleri beraberinde götürmüştü.

Büyük tanrılar küçük tanrılar Telepinu'yu aramaya çıktılar.

Güneş tanrı kartalı öncü gönderdi ve «Git yüksek dağları dereleri yamaçları araştır!»dedi. Kartal gitti.

Telepinu'yu bulamadı. geri dondu.

Güneş tanrıya: «Kudretli tanrı! Telepinu'yu bulamadım.» dedi.

Fırtına tanrısı baş tanrıçaya: «Ne yapalım? Açlıktan öleceğiz» dedi.

Güneş tanrıçası fırtına tanrısına: «Ne istersen yap Telepinu'yu aramaya kendin git.» dedi.

Fırtına tanrısı Telepinu'yu aramaya gitti. Onun şehrindeki evinin kapısını çaldı.

Fakat o evde değildi. Kapı açılmadı. Kendi evine dönerek tahtına oturdu.

Tanrıça kartalı bir daha gönderdi. Ona: «Git Telepinu'yu ara!» dedi.

Fırtına tanrısı tanrıçaya: «Büyük tanrılar küçük tanrılar onu aradılar fakat bulamadılar.

Bu kartal mi onu bulacak? Bunun gözü keskinse onların gözleri de keskindir.» dedi.

Tanrıça yine kartalı gönderdi: «Git yüce dağları ara tara!» dedi.

Kartal uçtu; yüce dağları araştırdı bulamadı.

Şu haberi getirdi: «Ben onu bulamıyorum.»

Tanrıça bu defa Ari'yi gönderdi: «Git Telepinu'yu sen ara!

Bulursan onun ellerini ayaklarını sok! Onu al getir.

Mum al onu yıka temizle ve bana getir.» dedi.

Fırtına tanrısı tanrıçaya dedi ki: «Büyük tanrılar küçük tanrılar onu aradılar; fakat bulamadılar. Bu arı mı onu bulacak?»

Tanrıça fırtına tanrısına dedi ki: «Sen arıyı bırak. O gidip onu bulacak!»

Arı oradan uçtu. Aramaya başladı.

Her tarafı dolaştı. Irmakları kaynakları araştırdı.

Sonunda Telepinu'yu uyurken buldu.

Arı etrafında vızıldayarak bir müddet uçmasına rağmen Telepinu'yu uyandıramadı.

Şöylece kolundan hafiften sokunca Telepinu fırladı. Kolundaki arıya vuracakken

«Sen zaten öleceksin neden beni soktun.» dedi.

«Ben öleceğim; ama sen ülkene geri döneceksin.» dedi ve arı ölene kadar Telepinu'yu ikna etti.

Telepinu acele evine geldi. O zaman ocaklara ateş geldi ağıllara koyun âhırlara sığır doldu.

Ana çocuğunu koyun kuzusunu ve inek danasını doğurdu.

Tanrı Telepinu Teşup'un ve Wuruşama'nın huzurunda öfkesini yerin yedi kat altında yedi sürgülü yedi kilitli yedi kapının ardında yedi kapaklı yedi küpe öfkelerini hapsetti.

Yedi kere küplerin ağzını bağlamış yedi kere yedi kapıyı sürgüledi yedi kere yedi kapıyı kilitledi ve yerin yedi kat altından gökyüzünün yedi kat arşındaki Tanrılar sarayında Yüce Teşup'a yedi kere söz verdi.
 
Üst
Alt