İtalyan Edebiyatı Ve Özellikleri

Jade

Well-known member
HanımZade
Katılım
19 Haz 2019
Mesajlar
2,348
Tepkime puanı
5,413
Puanları
113
Konum
Sessizlik
Cinsiyet
Kadın
İtalyan Edebiyatı ve Özellikleri

Rönesans hareketi İtalya'da doğmuştur. Rönesansın ilk büyük temsilcileri olan Dante, Petrerca ve Boccacio 14. yüzyılda halk dilini yazı dili haline getirmişler ve İtalyan edebiyatının oluşumunu sağlamışlardır. 15. yüzyılda Hümanizma akımı güçlenmiş, eski Yunan ve Latin klasikleri yeniden incelenmiştir. 16. yüzyıl İtalyan edebiyatında Ariosto, Tasso gibi destan şairleri etkili olmuş; sonraki dönemlerde Batılı akımlar bu edebiyatı etkilemiştir.

İtalyan Edebiyatı ve Temsilcileri

DANTE (1265 -1321)

Dante, "Rönesans"ı hazırlayan sanatçıların başında gelir. İtalya'nın önde gelen aşk şairlerinden biri olarak üne kavuşmuştur. Sonraları yoğun felsefe çalışmalarına başlar; felsefi konularda şiirler yazmayı sürdürür. Otuz beş yaşına kadar, günah-sevap kaygısı taşımadan yaşamış, otuz beş yaşındayken Papa'nın herkese yaptığı "Kiliseye dön!" çağrısına uymuş ve mistik bir yaşama dönmüştür. Bundan sonra, ona asıl ününü kazandıran "İlahi Komedya"yı yazmıştır.

Eserleri:
İlahi Komedya: Teolojik ve felsefi konulan içerir. Destan tarzında yazıldığından yapay destan olarak kabul edilir. Sanatçının Cehennem, Araf ve Cennete yaptığı hayali bir seyahatin öyküsüdür.

BOCCACİO (1313 - 1375)

Giovanni Boccaccio, Dünya edebiyatında ilk öykü sayılan "Decameron" adlı yapıtı kaleme almıştır. Sürekli okumuş, Akdeniz kültürlerini incelemiş; astronomi, hukuk, edebiyatla ilgilenmiştir. Konuşma diliyle oluşturulan edebiyatı, antikçağ ve klasik eserlerin düzeyine yükseltmiştir. Ömrünün son yıllarında Latin klasiklerini incelemiş ve filoloji çalışmalarında bulunmuştur. Rönesans hümanizminin temelini atan sanatçılardandır.

Eserleri:
Decameron: Öykü. 1348'de Avrupa'da büyük bir veba salgını olur. Salgından kurtulan gençlerin tanık olduğu olaylardan etkilenen sanatçı, bu yapıtında salgın günlerinin Floransa'sını ele alır. Yapıt, biçimsel yönleriyle "Ortaçağ" temalarına bağlı kalsa da, hümanizmanın tohumlarını taşıyan bir kültürün habercisidir.

İtalyan Edebiyatı Genel

Rönesans Döneminde İtalyan Edebiyatı

Rönesans'ın ilk önemli temsilcilerinden biri Dante (1265-1321)'dir. Yazı dilini halkın diliyle oluşturmuş olan Dante, İtalyan edebiyatının kurucusu sayılır.

Rönesans'ın ilk temsilcilerinden biri de lirik şiirin en büyük ozanlarından olan Petrarca (1304-1374) dır. Dante gibi o da Laura adlı bir kadına âşık olmuş ve hemen hemen tüm şiirlerinden bu kadının aşkını terennüm etmiştir. Halkın konuşma diliyle Laura'nın aşkı için yazılmış şiirleri Canzoniere (Türküler) adı altında toplanmıştır.Bunların çoğu sone tarzındadır.

Boccacio (1313-1375), küçük hikâye tarzının önde gelen bir yazarı olarak tanınmıştır. Hikâyelerinde dinî konular yerine insanın sorunlarına, insanların türlü durumlarına: tutku, öfke, sevinç, kötülük gibi değişik boyutlarına yer vermiştir. Başlıca eseri Decameron (On Gün) adını taşır. Bu kitabında veba hastalığından kaçıp sığındıkları evde on kişinin anlatmış olduğu yüz hikâye yer alır.

Bunlardan başka destan türünde Ariosto (1474-1533) ve Tasso (1544-1595) iki önemli isimdir. Bunlar konularını Ortaçağdan almış olmalarına rağmen işleyiş, şekil ve teknik bakımından klâsik kurallara bağlı kalmış, Yunan ve Lâtin edebiyatlarını örnek almışlardır. Ariosto'nın Çılgın Orlondo, Tasso'nun Kutarılmış Kudüs adlı destanları ünlüdür.

Ayrıca iktidarın korunması konusunu işlediği Prens adlı eseriyle Macchiavelli (1469-1527) adlı siyaset yazarını da anmak gerekir.

Klâsik Dönemde İtalyan Edebiyatı

XVII. yüzyılda girdiği gerileme döneminin ardından, İtalyan edebiyatında 18. yüzyılda klâsisizmin etkileri kendini gösterir. Klâsisizme bağlı ürün veren üç önemli sanatçı vardır: Goldoni (1707-1793) komedya, Alfieri (1749-1803) tragedya, Parini (1729-1799) ise yergi türünde yazmışlardır.

Romantik Dönemde İtalyan Edebiyatı

Güldürüde Carlo Goldoni(1707-1793) romanda Alessandro Manzoni(1785-1873), anı türünde Silvio Pellico (1788-1854) ve şiirde Giacoma Leopardi (1798-1837) başlıca romantik sanatçılardandır. Manzoni, şiir ve oyun türlerinde de ürün vermekle birlikte en önemli eseri bir romandır: Nişanlılar. Leopardi ise hüznü, acıyı, doğa sevgisini anlatan karamsar şiirleriyle tanınır.

20. Yüzyıl İtalyan Edebiyatı

Fillippo Marinetti (1876) Avrupa ülkelerinde de etkisi görülen fütürizm akımının kurucusudur. Fütürizm akımına göre, modern zamanların makine ve onun hız sistemine bağlı kalarak çağın ve geleceğin hızlı ve dinamik yaşanması gerekir. Makine çağının hız ve dinamizmi fütürizmin itici gücü olmuştur. Şiirde mısraların düzenlenişi ve müzikal yapısı fabrika işleyişini, sistemini ve makine seslerini çağrıştırmalıdır.

20. yüzyıl İtalyan edebiyatının öncülerinden sayılan Alberto Morario, yapıtlarında genel olarak orta sınıfı işlediğini görürüz. Bu sınıfın içinde bulunduğu ahlâk çöküntüsünü, kişinin bencilliği yüzünden yalnız kalışını anlatır.
 

BaRoN

Mevsim.Org Doğru Adrestesiniz
Yönetici
Katılım
2 Haz 2019
Mesajlar
3,417
Tepkime puanı
6,365
Puanları
113
Yaş
48
Konum
istanbul
Cinsiyet
Erkek
italyan edebıyatını devam ettırmek lazım bu konu altında
 

BaRoN

Mevsim.Org Doğru Adrestesiniz
Yönetici
Katılım
2 Haz 2019
Mesajlar
3,417
Tepkime puanı
6,365
Puanları
113
Yaş
48
Konum
istanbul
Cinsiyet
Erkek
14. yüzyıl
Bu dönemde ortaya koyulan İtalyan edebiyatı örnekleri birkaç yüzyıl boyunca Avrupa'yı etkiledi ve Rönesansın başlangıcı sayıldı. Dante, Petrarca ve Boccaccio adlı üç büyük yazarın yaşadıkları dönemde kazandıkları ün günümüze kadar sürdü.

Dante'nin Toskana lehçesiyle kaleme aldığı ve cennet ile cehenneme yapılan bir yolculuğu anlattığı uzun şiiri La divina commedia, içerdiği karmaşık imgeler, şiirsel zenginlik ve anlam yoğunluğuyla bir başyapıt sayılmaktadır. Felsefeden çok edebiyata ilgi duyan ve aynı zamanda bir Hümanist olan Petrarca ise ortaçağ felsefesine karşı çıktı ve yapıtlarında klasik Latin yazarlarını örnek aldı. Boccaccio ise büyük bir edebi değer taşıyan düzyazı yapıtlarında yetkin bir üslup kullandı ve Decameron Hikâyeleri adlı 100 öykü içeren yapıtıyla Rönesans edebiyatını etkiledi.

14. yüzyılın ikinci yarısında edebiyat etkinliklerinin merkezi olarak kalan Floransa'da halka yönelik yapıtlar verildi. Boccaccio'nun etkisiyle öykü türü canlılık kazandı.
[KRSOL]https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/thumb/6/6f/Portrait_de_Dante.jpg/220px-Portrait_de_Dante.jpg[/KRSOL]
Rönesans
15. yüzyılda edebiyat bir önceki yüzyılın coşkunluğunu yitirirken, klasik elyazmalarının bulunması sonucunda, Platon başta olmak üzere Eski Yunan felsefesine büyük bir ilgi doğdu. İnsanın evrendeki konumu yeniden değerlendirilerek insanı temel alan yeni bir dünya görüşü benimsemeye başlandı. 15. yüzyılın ilk yarısında, yerel dili küçümseyerek Latince ve Yunanca yazmaya özen gösteren birtakım yazarlar klasik metinlerden örnek alarak çok sayıda ama değersiz yapıtlar ortaya koydu. Oysa yüzyılın ortalarında doğru edebiyat dili olarak İtalyanca Latincenin yerini almaya başladı. Toskana lehçesinin Latince kadar önemli olduğunu savunan hümanist Leon Battista Alberti, Floransa'nın kültürel önderliğini sürdürmesine katkıda bulunurken, Venedikli Pietro Bembo da İtalyancadaki ilk dilbilgisi kitaplarından birini yazdı. Ludovico Ariosto, Niccolò Machiavelli ve Francesco Guicciardini hümanist edebiyatın önde gelen adları arasındadır. Ariosto en çok Orlando furioso (1517) adlı epik şiiriyle anımsanırken, Machiavelli ile Guicciardini tarih ve siyaset konulu yapıtlarında yerel dili kullanarak Toskana lehçesinin yerini sağlamlaştırdılar. Machiavelli'nin Hükümdar (1513) adlı yapıtı hükümdarların nasıl başa geçtikleri ve ülkelerini nasıl yönettikleri gibi konuları ele alır.

İtalyan Rönesans'ının son büyük şairi Torquato Tasso'nun Gerusalemme liberata (1581) adlı klasik destan tarzındaki yapıtı Rönesans'ın en önemli ürünlerinden biridir.

16. yüzyılda lirik şiirde Petrarca'nın etkileri sürerken, tiyatro dalında Yunan ve Roma tiyatrosunu örnek alan oyunlar yazıldı. Gian Giorgia Trissino'nun Sofonisba (1524) adlı oyunu yerel dille yazılan ilk trajedi oldu. Trajedilerden daha üstün sanatsal değer taşıyan komediler ise çağdaş Avrupa tiyatrosunun başlangıcını oluşturdu. Bu türde yazanlar arasında Ariosto, Machiavelli, Pietro Aretino ve Giordano Bruno sayılabilir.
 
Üst
Alt