Koyu hristiyanlarin yaşadığı bir mahallede sadece tek bir tane yahudi yaşıyormuş ve yahudi'nin en büyük keyfi pazar günleri mangalda et pişirmekmiş. Diğer taraftan pazar günleri sadece balık yiyen hristiyanlar ise bu duruma feci gıcık oluyormuş. Bir gün pederi alıp mahallece yahudi'nin evine gitmişler. Peder;
-yeter artık biz pazarları et yemeyiz ve her pazar senin et kokunu çekmek zorunda değiliz, ya bizim gibi hristiyan ol, ya da defol git buradan.
Yahudi, iyi o zaman hristiyan olayım demiş. Hep beraber kiliseye gitmişler. Peder yahudi'nin yüzüne kutsal suyu serperken şu sözleri söylemiş;
-yahudi olarak doğdun, yahudi olarak yaşadın, bu andan itibaren artık hristiyansın.
ve herkes mutlu mesut evlerine dönmüş...
Bir sonraki hafta mahalleyi yine yoğun bir mangalda et kokusu sarmış. Mahalleli pederi da alarak, ex-yahudin'nin evine koşmuşlar ve adamı mangalın başında bulmuşlar. Adam elindeki suyu mangalın üzerine serpip şu sözleri söylüyormuş;
-inek olarak doğdun, inek olarak yaşadın, bu andan itibaren artık balıksın...
-yeter artık biz pazarları et yemeyiz ve her pazar senin et kokunu çekmek zorunda değiliz, ya bizim gibi hristiyan ol, ya da defol git buradan.
Yahudi, iyi o zaman hristiyan olayım demiş. Hep beraber kiliseye gitmişler. Peder yahudi'nin yüzüne kutsal suyu serperken şu sözleri söylemiş;
-yahudi olarak doğdun, yahudi olarak yaşadın, bu andan itibaren artık hristiyansın.
ve herkes mutlu mesut evlerine dönmüş...
Bir sonraki hafta mahalleyi yine yoğun bir mangalda et kokusu sarmış. Mahalleli pederi da alarak, ex-yahudin'nin evine koşmuşlar ve adamı mangalın başında bulmuşlar. Adam elindeki suyu mangalın üzerine serpip şu sözleri söylüyormuş;
-inek olarak doğdun, inek olarak yaşadın, bu andan itibaren artık balıksın...